Çoğu iç organın çalışması ve düzenlenmesi için diğer organlarla iletişim kurması gerekir. Bu iletişim hormonlar tarafından sağlanır. İnsan vücudunda 50’den fazla hormon vardır ve hepsinin farklı işlevleri vardır. Bu hormonlardan biri olan progesteron, kandaki kolesterolden üretilen steroidal bir cinsiyet hormonudur. Kadınlık hormonu olarak bilinmesine rağmen erkeklerde çok az miktarda sentezlendiği gösterilmiştir. Progestan nedir? Nasıl kullanılır?
Progestan Hormonu Nedir?
Progesteron; vajinal fitiller, enjeksiyonlar, ampuller veya haplar halinde pazarlanan sentetik bir progesteron hormonu takviyesidir. Hormonlarımız, vücut fonksiyonlarımızda aktif rol oynayan salgılardır. Sistemin doğru çalışması ve organların tam olarak çalışması hormonlara bağlıdır. Bu salgıların çok fazla veya yetersiz olması çeşitli sorunlara neden olabilir.
Progesteron ve östrojen gibi hormonlar kadın üreme sisteminde önemli rol oynayan hormonlar arasındadır. Bu hormonlar eksikse, düzensiz yumurtlama, gebelikte düşük yapma riski ve buna benzer birçok sorun ortaya çıkabilir. Normal hormon seviyelerinin eksikliği, takviye ihtiyacını yaratır. Progestinler de bu durumlarda kullanılan farmakolojik ürünlerden biridir.
Progestan Hormonu Nasıl Kullanılır?
Piyasada birçok farklı progesteron formu vardır. Bu amaçla doktorunuzun önerdiği şekilde, miktarda ve şekilde kullanılmalıdır. Çalışmalar, hap veya tablet formundaki oral progesteron takviyelerinin düşük bir emilim oranına sahip olduğunu göstermiştir. Bu nedenle, vajinal yerleştirme için fitiller biçimindeki progestinler tercih edilir. Buna ek olarak enjeksiyon (iğne) şeklinde de reçete edilebilir.
Progestan Kullanmanın Yan Etkileri Var mıdır?
Progesteron takviyesine en çok ihtiyaç duyulan dönem gebeliktir. Bu takviye bebeğin anne karnındaki sağlığı için ve bazı özel durumlarda gereklidir. Bununla birlikte, herhangi bir ilaçta olduğu gibi, progesteron kullanmanın bazı yan etkileri olabilir. İçerdiği bazı maddelere karşı hassasiyet gelişebilir. Hamilelik sırasında progesteron kullanımı olumsuz durumlara yol açabilir ve anne adaylarında kaygıya neden olabilir. Üstelik bu süre zarfında vücut daha hassas olduğu için yan etki yaşama olasılığı da daha yüksektir.
Hafif yan etkiler rahatsız edici boyuta gelirse bir doktora başvurmalısınız. Olası hafif yan etkileri şu şekilde sıralanabilir:
- Göğüslerde hassasiyet
- Faranjit
- Sinüzit
- Vajinal mantar
- Öksürük
- Vajinal kuruluk
- İdrar yolu enfeksiyonları
- Kabızlık
- Vajinal akıntı
- Hazımsızlık
- Baş ağrısı
- Kulak ağrısı
- Kusma
- Yorgunluk
- Ağız kuruluğu
- Ateş
- Kas ve eklemlerde ağrı
- İshal
- Burun akıntısı
- Sinirlilik ve benzeri ruh hâli değişiklikleri
- Mide ağrısı ya da bulantı
- Uykusuzluk
Olası ağır yan etkileri şu şekilde sıralanabilir:
- Ciltte kaşıntı ve döküntü
- Koordinasyon eksikliği
- Ani vajinal kanama
- Depresyon
- Denge kaybı
- Ellerde istemsiz titremeler
- Göğüste yumru oluşması
- Ağızdan kan gelmesi
- Karın ağrısı
- Şiddetli göğüs ağrısı
- Bacaklarda şişlik ya da ağrı
- Yüz bölgesinde, dudaklarda, dilde, ellerde, kollarda veya bacaklarda şişlik
- Kolların ve bacakların uyuşması, güçsüzlük
- Baygınlık hissi
- Yutkunmada güçlük
- Epilepsi krizi, nöbet geçirme
- Konuşmada güçlük çekmek, zorlanarak ve yavaş konuşmak
- Tansiyon yüksekliği
- Migren, aşırı baş ağrısı
Bu yan etkiler, acil müdahale gerektirecek kadar şiddetlidir. Ancak bahsedilen semptomların sıklığı yüksek değildir. Fakat bunlardan birinin görülmesi halinde en yakın sağlık kuruluşuna derhal başvurulması gerekmektedir.