Şiddetli baş ağrısından muzdarip olan insanların cevap aradığı sorulardan biri, migren nedir? sorusudur. Dünya genelinde toplumların önemli bir kısmında görülen ve kronik bir baş ağrısı olarak kabul edilen migrenin, kadınlarda erkeklere oranla görülme olasılığı birkaç kat daha fazladır. Migren nedenleri arasında belirgin şeyler yerine, daha çok risk faktörlerinden bahsedilebilir.
Esasında bu rahatsızlık yaş ve cinsiyet ayrımı olmaksızın sık rastlanır olsa bile, yapılan araştırmalar yetişkin yaşlarda migren nöbetlerinin daha az şiddette ve daha az aralıklarla ortaya çıktığını göstermektedir.
Migren Nedir?
Migren; Her yaştan ve cinsiyetten insanda görülebilen ve süreç içerisinde çeşitli çevresel ve genetik faktörlere bağlı olarak zonklama şeklinde ortaya çıkarak kişinin yaşam kalitesini düşüren, önemli bir baş ağrısı sorunudur.
Migren problemi yaşayan insanların en fazla şikâyet ettikleri konu migrenin doğal bir etkisi olarak şiddetli baş ağrıları olurken, hastaların tamamına yakınında ses, ışık, keskin kokular, stres ve uzun süre açlığın, ağrıların şiddetini artırdığı saptanmıştır.
Migren Nedenleri Nelerdir?
Migren nedenleri üzerinde yapılan birçok bilimsel çalışma nispeten ilerleme kaydedilmesini sağlamış olsa da henüz, migrene nelerin neden olduğu hakkında kesin bir bulgu yoktur. Ancak bazı risk faktörleri ve bunların etkilerinin, migren nöbetlerine neden olabileceği tahmin edilmektedir. Bunlar ise şöyledir;
Genetik Faktörler: Yaygın risk faktörleri arasında görülen genetik faktörler, diğer birçok rahatsızlıkta olduğu gibi kişinin ailesinde aynı sağlık probleminin olması durumda bireyin hastalığına olan yatkınlığını artırır.
Sinir sistemi ve beyinsel fonksiyonlar: Sinir sistemi ve beyinsel fonksiyonlardaki çeşitli sorunların, ataklar için risk faktörü ve migren nedenleri arasında olduğu tahmin edilmektedir. Özellikle diğer risk faktörlerini taşıyan kişilerde bu sorunların bulunması, migrenin ortaya çıkma ihtimalini artırır.
Stres: Birçok hastalığın dolaylı yoldan temelinde yatan stres, migren probleminin görülme riskini artırmaktadır. Özellikle yoğun iş temposuna sahip ve aile içerisinde problemler yaşayan kişilerde, migrenin daha sık görülmesinin nedeni budur.
Sağlıksız beslenme: Uzun süre sağlıksız beslenen bireylerde, şiddetli baş ağrıları ve ilerisinde migren sorununun görülebilme riskinin daha fazla olduğu bilinmektedir. Özellikle daha az meyve sebze tüketen kişilerde, migren oluşumuna sık rastlanabilir.
Uzun süre kimyasala maruz kalma: Kimyasal havaya maruz kalmakta önemli nedenler arasındadır. Uzun süreli olarak yoğun kimyasala sahip ortamlarda bulunmak, merkezi sinir sistemi üzerinde olumsuz etkiler bırakarak baş ağrılarının artmasını tetikler.
Migrenin Belirtileri
Prodrom döneminin etkisiyle başlayan migren, bu süreçle birlikte farklı işaretlerin ortaya çıkmasıyla daha belirgin hale gelebilir. En yaygın görülen migren belirtileri, şunlardır;
- Işık, ses, keskin kokulara hassasiyet, migrenin önemli belirtileri arasında yer alır. Migren rahatsızlığı yaşayan kişilerin %90’ında, bu tip hassasiyetlerin yoğun olduğu görülmektedir.
- Migren rahatsızlığının çok ilerlemiş aşamalarında, hastanın sinir sistemi üzerinde yaşanan olumsuzluklar nedeniyle kelime bulmakta zorluk çektiği görülmektedir.
- Merkezi sinir sistemine bağlı olarak, düşünce yapısında ciddi değişiklikler görülür. Bu durum, genellikle hastanın düşüncelerinde yavaşlama şeklinde hissedilebilir.
- Hastanın depresif hareketler sergilemesi, ileri evrelerde sık görülen belirtiler arasında yer alır.
Migren Tedavisi Nasıl Yapılır?
Migren nedir? Nedenleri ve belirtileri gibi konulara değindikten sonra, migrenin tedavi süreci hakkında da kısa bilgi sahibi olmanız faydalı olacaktır. Migren tedavisi için uzman hekim, rahatsızlığın hikayesini dinleyerek uygun bir tedavi yöntemi ve tavsiyeler belirleyebilir.
Kesin bir tedavisi olmaması nedeniyle, migren tedavisinde genellikle hastalığın etkilerinin en aza indirilmesi hedeflenir. Bu sayede migren hastalarının, sosyal yaşamlarına daha rahat devam etmeleri sağlanabilir.
İlaçlı Tedavi
Migren için kullanılan ilaçların geneli, semptomları azaltmayı amaçlamaktadır. Bunun yanında etkisi daha yüksek ilaçlar, nöbetlerin süresinin kısaltılması için hastaya verilebilir. Aynı zamanda hekim, ilaçlı tedaviyi desteklemek için hastadan yaşam koşullarında değişiklik yapmasını isteyebilir.
Tedavinin bir diğer amacı ise, ağır belirtilerin etkisini azaltarak hastanın yaşam kalitesine daha fazla katkı sağlamaktır. İlaçlı tedavinin aşamalarından biri ise önleyici tedavi aşamasıdır. Bu süreçte doktorunuz, farklı ilaçları reçete edebilir. Migren nöbetlerinde ağrıların sıklık ve şiddeti ne olursa olsun, doktor tavsiyesi dışında ekstra doz alınmamalı ve farklı ilaçlar kullanmaktan kaçınılmalıdır.
İlaçsız Tedavi
İlaçsız tedavi yöntemleri, daha çok kişinin yaşam koşullarında değişiklik yapmak ve migrenin şiddetini artıran psikolojik etkenleri ortadan kaldırmak için yapılan tedavilerin bütününü kapsamaktadır.
Migrenden uzak durmak için, hastanın yaşam koşullarında değişiklik yapması istenir. Bu değişiklikler beslenme alışkanlıklarını da kapsamakta olup, migreni tetikleyecek besin maddelerinden uzak durulması da ilaçsız tedavinin bir parçasıdır.
