Edip Akbayram, Türk halk müziği ve Anadolu Rock türlerinin önde gelen isimleri arasındadır. İlk albümünü İstanbul’da bulunduğu ilk dönemlerde çıkarmıştır. Fakat bunun öncesinde önemli bir süre boyunca çalışmaları olmuştur. Çocukluk yıllarından beri müziğe aşırı ilgi duyan Akbayram, diş hekimliği fakültesini kazanmış olmasına rağmen okulu yarıda bırakıp sanatçılığı seçmiştir. Bu durum ise onun müziğe olan bağlılığını gösteren bir detay olarak öne çıkmaktadır.
Gençlik yıllarında gazinolarda sahne alarak deneyim kazanan sanatçı, 1968 yılında İstanbul’a gitmiştir. Burada pek çok kez sahne almasından sonra ise 1971’de Altın Mikrofon Yarışması’na katılmıştır. Hürriyet Gazetesi’nin 1965 yılından beri düzenlemiş olduğu bu yarışmada birinci olması ile sanat dünyasına resmen adım atmıştır. Söz konusu yarışmadan sadece 3 yıl sonra kendi adıyla bir albüm yayınlamıştır. Bu albüm, günümüzde Anadolu Rock müziğinin en önemli ilk örneklerinden sayılır. Usta sanatçının son albümü ise 2012 yılında çıkarmış olduğu “Mayıs” adlı albümdür. Usta sanatçı her ifadesinde kalıcı bir tarz oluşturmak istediğini belirtmiştir. Kendisine örnek olarak ise Cem Karaca ve Fikret Kızılok’un
Edip Akbayram Nerelidir?
Edip Akbayram’ın doğum yeri Gaziantep’tir.
Edip Akbayram Kaç Yaşındadır?
Usta sanatçının doğum yılı 1950’dir. Doğum tarihi ise tam olarak 29 Aralık 1950 olan Edip Akbayram, 2021 yılı itibariyle 71 yaşındadır.
Edip Akbayram’ın Kaç Çocuğu Vardır?
Usta sanatçının Türkü Akbayram ve Ozan Akbayram adında iki çocuğu vardır. Kızına “Türkü” oğluna ise “Ozan” adını veren usta sanatçının müzik sevgisini anlamak hiç de zor değildir.
Edip Akbayram’ın Eşi Kimdir?
Akbayram’ın eşi Ayten Akbayram’dır. Ayten Akbayram da tıpkı eşi Edip Akbayram gibi bir sanatçıdır. Yaklaşık olarak 19 yıldan bu yana (2002 yılından itibaren) profesyonel olarak seramik sanatı ile uğraşmaktadır. Daha öncesinde ise amatör düzeyde resim çalışmaları gerçekleştirmiştir. Ayten Akbayram’ın seramik sanatına ilgi duyması doğaya ve toprağa olan yakınlığından kaynaklanmıştır. Ayten Akbayram kendi ifadesi ile Kızılırmak’a yaptıkları bir seyahat sonrası toprak ile uğraşma kararı alarak seramiğe yönelmiştir.